Kısa Hikaye 5: Sayfadaki Kiracım
Elif hanım itinayla ve dünyanın en önemli işini yapma hissiyle o hafta seçtiği dünya klasiklerinden birine daha elini atmıştı. Başına gelenlerin yorgunluğunu üzerinden atmak için kitap okumak iyi bir tercih olacaktı. Bu seferki Fyodor Mihaloviç Dostoyevski’den Suç ve Ceza’ydı. Elif Hanım Eski bir edebiyat öğretmeni olması mı yoksa dirayetli bir ev sahibi oluşu mu ona daha iyi hissettiriyor bunun kıyasının sonucuna vakıf olmaya pek hazır olmayan kendi halinde bir insandı.
Kiracılarına karşı pek katı bir insan olan Elif Hanım günü gününe kiralarını ödemelerini , kiracıları henüz eve girerken talep eder , onları adeta canından bezdirirdi. Değil bir gün , bir saat geciken kiralarda kiracısının kapısının önüne , hafif topuklu ayakkabılarıyla merdivenden yukarı tıkır tıkır çıkar , binada edebiyat hocasını teftiş eden bir müfettiş edasıyla dolanır dururdu.
Öyle ki namı sokağına , caddesine , mahallesine , hatta ilçesine değin yayılmıştı. Hiçbir kiracı birkaç ay olsun dayanmıyordu. Bu yüzden artık kapısına ne bir kiracı ne bir komşu uğrar olmuştu.
Öyle bir an geldi ki , boş olan evi ve radikal kurallarıyla baş başa kalan Elif hanım’a aldığı emekli maaşı yetmez oldu. Bu yüzden kendince artık kiracı olarak kim gelirse gelsin , vereceği en ufak bir bedel dahi olsa da bundan sonra iyi bir ev sahibi olacağına , kiracısını sıkça rahatsız etmeyeceğine kendi içerisinde söz verdi.
Tüm bu sözler tutulmak için veriledursun , Elif hanımın kapısına bir kiracı adayı dayanmıştı bile. Garip bir adamdı. Eskice bir paltosu , garip bir aksanı vardı. Elif hanım kendi içinde verdiği sözü düşündü , söz verdiyse dönmeyen bir insandı. Garipliğine bakmadan adamı kiralayacağı evine almıştı.
Adam ilk ay kirasını ruble olarak verdi. Elif hanım para paradır en nihayetinde diyerek döviz bürosuna gidip bu parayı bozdurdu. Kiraya tam karşılık geliyordu , en azından bu içini rahatlattı.
İkinci ay adam montunu Elif hanıma rehin etti. Elif hanım bu saçma davranışı anlamlandıramadı. Fakat artık yavaştan sinirlenmeye başlamıştı. Polisi mi arasaydı ? Bir yandan kendine verdiği sözü düşünüyor , diğer yandan adamdan garip bir şekilde çekiniyor , bir taraftan da cebine girecek kira gelirinin ince ince hesabını yapıyordu.
Bu ince hesaplarla boğuşurken üçüncü ay gelip çatmış ve kira tam 1 aydır yatmamıştı. O akşam artık yanına gitmeye niyetliydi kiracısının. Ama en azından eski üslubunu takınmayıp , gitmeden önce biraz sakinleşmek namına kitabına sarılmıştı.
Fakat bir şey vardı. Sayfalarına gömüldüğü kitap nedense içerik olarak onu rahatsız ediyor gibiydi. Oysa defalarca okumuştu bu kitabı ve Praskovya Pavlovna Zarnitsina karakterini pek sever kendiyle bağdaştırırdı. Bu sefer neden böyle olmuştu ki ? Arkasında soğuk bir his vardı satırlarda ilerlerken… Giderek soğuyan bir his. Ölüm kadar ve bir balta kadar soğuk.
İşte bu hissin eşiğinde Elif Hanım , namının ilçesine kadar değil çarlık Rusya dönemine kadar ulaştığını amansızca bir biçimde hissetti. Ve kulak zarları ömr-ü hayatındaki şu son cümleyi duydu ;
‘’Mir dlya vsekh arendatorov! Menya zovut Raskol'nikov!’’
‘’Мир для всех арендаторов. меня зовут Раскольников!’’
‘’* Dünyadaki tüm kiracılar için! Benim adım Raskolnikov!’’
Buypasa.com açılıyor! Logitech marka ürünler harika kampanyalarla sizlerle. Detaylı bilgi için https://ucretsizdukkan.com adresine uğrayabilirsiniz.
YanıtlaSil